Yoğun Bakım Ünitesinde Sık Görülen Sağlık Hizmetiyle İlişkili Enfeksiyonların Önlenmesinde Kanıta Dayalı Uygulamalar
Abstract
Sağlık hizmetiyle ilişkili enfeksiyonlar, dünyada önemli bir sağlık sorunudur ve yataklı tedavi kurumlarının kalite göstergesi olarak görülmektedir. Sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonlar morbidite ve mortalitedeki artışa neden olmasının yanında, hastanın hastanede yatış süresinin uzamasına ve maliyetin artmasına da neden olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde Sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonların oranı %5-10 iken gelişmekte olan ülkelerde %25’in üstüne çıkabilmektedir. Özellikle yoğun bakım üniteleri, sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonların en çok görüldüğü alanlardır. Yoğun bakım ünitelerinde yatan hastaların sahip olduğu komorbiditeler, yatış öncesinde ya da yatış sırasında geçirdikleri cerrahi operasyonlar, monitörizasyon ve tedavi amaçlı uygulanan invaziv girişimler nedeniyle enfeksiyon hızları daha fazla görülmektedir. Yoğun bakım ünitesinde sık görülen enfeksiyonlar, kateter ilişkili üriner sistem enfeksiyonu, ventilatör ilişkili pnömoni ve kateter ilişkili kan dolaşımı enfeksiyonu olarak karşımıza çıkmaktadır. Sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonlar gelişmiş ülkelerde %20’si, gelişmekte olan ülkelerde ise %40’ından fazlası önlenebilir sorunlar olarak görülmektedir. Bu nedenle sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonların önlenmesine yönelik kanıta dayalı uygulamaları içeren kılavuzlar oluşturulmuştur. Hastalarla en fazla temas halinde olan sağlık çalışanları hemşirelerdir. Sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonların önlenmesinde yoğun bakım ünitesinde 24 saat boyunca hastanın bakımı ve tedavisinden sorumlu olan hemşireler anahtar rol üstlenmektedir. Bundan dolayı hemşire, enfeksiyonlar açısından risk oluşturan durumları bilmeli, uluslararası/ulusal standartlara uygun sağlık hizmet ilişkili enfeksiyonları önlemeye yönelik oluşturulan kılavuzlardaki girişimleri uygulamalı ve uygulanmasını sağlamalıdır. Health care associated infections is an important health problem in the world and is seen as a quality indicator
of inpatient treatment institutions. Health care associated infection isn’t only cause an increase in morbidity
and mortality, but also increase the length of hospital stay and increase the cost. While the rate of health care
associated infections in developed countries is 5-10%, it can exceed 25% in developing countries. Especially
intensive care units are the most common areas of health care associated infections. Infection rates are higher
due to the comorbidities of the patients hospitalized in the intensive care units, the surgical operations they
have had before or during hospitalization, and for invasive procedures applied for monitoring and treatment
purposes. Common infections in the intensive care unites are seen as catheter-associated urinary tract
infection, ventilator-associated pneumonia and catheter line -associated bloodstream infection. Over 20% of
health care associated infections in developed countries and over 40% in developing countries are seen as
preventable problems. For this reason, guidelines containing evidence-based practices for the prevention of
health care associated infections have been created. The healthcare professionals who are in most contact
with the patients are nurses. Nurses who are responsible for the care and treatment of the patient for 24 hours
in the intensive care units have a key role in preventing health care associated infections. Therefore, the
nurses should know the risk situations that cause the infection, should ensure implementation of the
interventions at the guidelines created to prevent health care associated infections in accordance with
international /national standards and they should implement.